AÇLIK GREVİ BAŞLADI

Muğla'daki Kemerköy ve Yeniköy termik santralleri ile maden ocaklarının özelleştirme ilanının Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından, sendikamız üyesi maden işçileri ve Tes-İş üyesi enerji işçilerinin özelleştirmeye karşı eylemlerine son olarak, 20 gün sürecek açlık grevi eklendi.

Yaklaşık 2 bin 500 kişi arasından gönüllülük esasına göre greve katılanlar, kollarına siyah bantlar bağladı. 29 Aralık tarihine kadar sürecek olan açlık grevinin ilk ekibinde sendikamız Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin ve Tes-iş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik de yer aldı.

Eylem öncesi, sendikamız Genel Başkanı Nurettin Akçul ve yönetim kurulu üyeleri eylem çadırını ziyaret ederek, kitlesel bir törenle eylemi başlattı.

Direniş çadırı önünde konuşma yapan sendikamız Genel Başkanı Nurettin Akçul konuşmasında şunları söyledi:

'Özelleştirmeye karşı direnen maden ve enerji işçileri, Türkiye Maden İşçileri Sendikası Yönetim Kurulu olarak; sizlerle dayanışmak, sizlere destek olmak, sizlerle omuz omuza olmak için bugün buradayız.

Sizleri yönetim kurulumuz adına en güçlü dayanışma duygularıyla, sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum.

Sevgili Maden ve Enerji İşçileri,

Sizler, Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy enerji ve maden işçileri olarak, uzun soluklu mücadelenizle, kararlılığınızla, duyarlılığınızla ülkemizde emekçilerin, işçilerin direniş sembolü haline geldiniz. Sizler -lsquo;Her Yer Yatağan, Her Yer Direniş' sloganını bütün emekçilerin belleklerine yer ettirdiniz. Sizleri gözlerinizden öpüyorum.

Sevgili Arkadaşlar,

Sizler, bu mücadele sürecinde sesinizi duyurmak için hemen her demokratik, meşru yolu denediniz. Biz de sendika olarak bütün mücadele sürecinizde sizlerle birlikte, sizlerin önünü açmaya, mücadelenizi yükseltmeye çalıştık. Ankara'ya yürüyüş gerçekleştirdiniz. Ankara'da otobüslerden inip TBMM önüne kadar yaptığınız coşkulu yürüyüşünüzde, son yılların emek adına en güzel eylemini gerçekleştirdiniz.

Ben Meclis önünde sizler adına yaptığım konuşmada söylediğim birkaç cümleyi burada yinelemek istiyorum: 'Bugün maden ve enerji işçileri olarak birkaç yüz kişi geldik. Sesimizi duymazsanız, yarın birkaç bin, sonra on binler, gerekirse bir şehir bir bölge olarak geleceğiz' dedim. Hükümet sesimizi duyup gereğini yapıncaya kadar demokratik, meşru haklı mücadelemizi kararlılıkla, sonuna kadar yürüteceğiz. Demokratik eylem planı çerçevesinde dün dönüşümlü açlık grevine başladınız. Bu eyleminizde sizlere başarılar diliyorum.

Emekçi Kardeşlerim,

Bugün kolayca satılmak istenen bu işletmeler kolay yapılmadı. Bu işletmelerin faaliyete geçmesi, enerji üretmesi için az fedak-acirc;rlık yapılmadı. Az cefa çekilmedi. Bugün birileri buraları alıp sizlerin emekleri üzerinden bölge halkının cefası üzerinden sefasını sürmek istiyor. Buna izin vermeyeceğiz. İzin vermeyeceğiz. Bunu dost-düşman herkes duysun. Bunu Başbakan'a bu işletmeler zarar ediyor diye yanlış bilgi verenler de duysun.

Türkiye'yi parsel parsel, ünite ünite satmayı kendisine görev edinmiş, boş kaldıkça işletmeleri satışa çıkartan Özelleştirme İdaresi de, Başkanı da duysun. Hepimiz biliyoruz ki, bu işletmeler zarar etmiyor arkadaşlar. Bu işletmeler öyle kar ediyor ki, en çok vergi ödeyen kurum sıralamasında Muğla bölgesinde birinci sırada, ülke genelinde 41. sırada yer alıyor. Kömür işletmeleri ve termik santraller yıllık 350 milyon lira civarında kar ediyor. Bunu ink-acirc;r eden, görmezden gelenlerin gözüne dizine dursun.

Sevgili Arkadaşlar,

Sizler bu direnişinizle, mücadelenizle haklı sesinizi karar alma noktasındakilere, hükümete, Başbakan'a duyurmaya çalışıyorsunuz. Bu konuda, bir noktayı belirtmeden geçemeyeceğim. Türk-İş Genel Başkanımız Ergün Atalay, gerçekten mücadelemize sahip çıkıyor, bizlerle birlikte, çoğu zaman bizlerin önünde, bu sesi duyurmak için her türlü yolu deniyor. Sizler burada direnişi sürdürürken yaptığımız girişimlerde bizzat ben tanık oluyorum. Kendisine buradan teşekkür ediyorum. Biz Türkiye Maden İşçileri Sendikası olarak bu mücadeleyi sadece iş, ekmek mücadelesi olarak görmüyoruz. Biz bu mücadeleyi bir memleket meselesi, ülke meselesi, ülkenin geleceğine sahip çıkma meselesi olarak görüyoruz. Bu mücadeleye sadece bölge halkının değil, bütün milletin sahip çıkmasını, destek vermesini istiyoruz. Buradan bir kez daha seslenmek istiyorum, Hükümete seslenmek istiyorum: Bu özelleştirmelerden vazgeçin. Bu işletmeler zarar ediyor diye Başbakana yanlış bilgi veren, işi sadece milletin malını satmak olan, aslında kendisi Türkiye'nin en hantal, milletin sırtında kambur kuruluşu olan Özelleştirme İdaresi'ne ve Başkanına seslenmek istiyorum: -lsquo;Gelin, baştan yanlış, baştan yalanlar üzerine kurulu bu özelleştirme ihalelerini iptal edin. Ülkenin, milletin geleceğini karartmayın.' Siz bu kararı verinceye kadar mücadele kararlılıkla sürecektir.

Bugün açlık grevi, yarın büyük miting, sonrasında Ankara'ya binlerle yürüyeceğiz. Ve sonuna kadar yürüyeceğiz. Kararlılıkla yürüyeceğiz. Hepinizi kucaklıyorum.'

Genel Başkan Akçul'un konuşması sırasında sendikamız Genel Başkan Yardımcısı Mahir Yiğit, Genel Sekreter Vedat Ünal, Genel Mali Sekreter Durmuş Düzgün, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Hasan Hüseyin Yıldız, Genel TİS ve Mevzuat Sekreteri Hasan Hüseyin Gürbüz, Genel Eğitim ve Araştırma Sekreteri Ahmet Çümen de işçilerle beraber slogan atarak, tepkilerini dile getirdiler.

Yatağan Şube Başkanımız Süleyman Girgin de, Genel Başkan'ın konuşmasının ardından yaptığı açıklamada 'Cesaretle yürütmekte olduğunuz mücadeleniz kartopu gibi büyüyor. Biz bugün kararlılığımızın bir ifadesi olarak 20 gün sürecek 10'ar kişilik 2'şer günlük açlık grevi ile bu mücadeleyi taçlandıracağız. Açlık grevinin amacı, ölümü göze alan, ancak ölümü istemeyen bir mücadele yöntemidir. Bu süreçte kararlılığımızı dost düşman herkesin görmesi için bugün itibari ile açlık grevine başlıyoruz' dedi.

Çok sayıda sendika, dernek ve oda temsilciliklerinin destek verdiği açlık grevine, ziyaretler de sürüyor.